PARIS HAUTE COUTURE'DE NELER OLDU?
Couture gösterilerine oturduğunuzda beklenti bu gösterilerin sonsuza dek dönmesidir. Paris’te düzenlenen moda takviminin en prestijli olayı "Haute Couture Moda Haftası" kapılarını kapadı. Kişiye özel tasarımları kapsayan couture koleksiyonlar binlerce dolarlık fiyatlarıyla lükse vurgu yaparken, milyon dolarlık isimler defilelerin ön sıralarındaydı.
Versace ile açılış yapan moda haftası Çinli tasarımcı Guo Pei’yle kapılarını kapattı.
Grand Palais’de gerçekleşen defile için botanik bir cam evden esinlenilerek dev bir mekanik bahçe kuruldu. Defilenin başlamasıyla mekanizma harekete geçti ve kağıttan büyük çiçekler, palmiye ağaçları ve muz yapraklarıyla canlanan dekor insanları bir kez daha Karl Lagerfeld’in zekasına ve espirili ruhuna hayran bıraktı!
Karl Lagerfeld modernist geri dönüşümlü ahşap ev ağaçlar ve bir zambaklarla gölet ile çevrili bakımlı çim ortasında konumlandırılmış olan enerji tasarruflu bir bölgeyi büyük bir saraya dönüştürdü, kendi mükemmel ekosistemini oluşturdu!
Merak ediyorsanız enerji tasarrufu nasıl haute couture ile ilgili olabilir. Karl’ın cevabı koleksiyonun bir ömür kullanıma yönelik giysiler olması diyor. Bu muhteşem şovda, hızlı modaya karşı bir duruş vardı…
Bir Chanel klasiği olan tüvit takımlar bu koleksiyonda tüy ve pul detaylarıyla zenginleştirilerek çeşitli etek boylarıyla sunuldu.
Dikkat çeken detaylar arasında çiçek işlemeli elbise ve gömlekler, tüy ve taşlarla işlenmiş tüllü bereler ve şapkalar, ince kemerler ve kesik üstler vardı.
Bej tonları içeren pastoral bahar gardırobu ile sunulan şov doğaya bir kutlama gibiydi. "Gabrielle Chanel bej kraliçesiydi" Geniş midi kalem etekler, oval kollu düzgün ceketler ve Chanel elbise ana çizgileri oluşturuyordu.
Haute couture şovlarda eğlenceli olan, her sezon daha öncekilerden bir şeyler vardır. Karışık bir paket ortaya çıkar. Moda Haftasında Bir ya da iki koleksiyon modası geçmiş ve biraz komik görünüyordu. Hızlı modaya karşı bir duruş olan bu tavır Valentino defilesinde de görüldü.
Olağanüstü büyülü ve zarif tasarlanmış sonsuz mutluluk arzusu ile dekore edilmiş Paris'in görkemli binaları gibi bir mekan, büyülü iç ışıklar, modern giysiler ile muhteşem kadının muhteşem yaşam tarzı içinde her zaman Valentino vardır.
Moda evinin kreatif direktörleri Maria Grazia Chiuri ve Pierpaolo Picciolo bu sezonki koleksiyonun temasını “Aşk” olarak belirlediklerini söylediler.
Koleksiyon bir yandan uçuş uçuş tüller ile romantik ve şiirsel esintiler taşıyan elbiseler barındırırken diğer yandan, Rus kırsal kesiminden ilhamla oluşturulan geleneksel işlemeli kıyafetler sunuyor.
66 parçalık koleksiyon, zengin goblen ve kişiye özel kadife ile hazırlanmış pilili ve detaylı işçilikle yapılmış muhteşem parçalarla çok parlak bir gösteriydi.
Valentino'nun tanıdık ejderhası, 2015 sonbaharda ortaya çıktı ve burada tekrar göründü.
Siyah aplikeli kadife elbisesi, kimono tarzı oryantal vizon astarlı sırmalı uzun parçalar, plise panelleri ile güllü cüppeler…
116,5 gün , 2,800 saat el işi, sonucu!
Son bir not: modellerin saçı Alessandro Gaggio tarafından altın yılan saç bantları dekore edilmişti. Modeller yalınayak yürüdü. Genç ve modern!!!
Tasarımcı Raf Simons konsept olarak glam rock’ın Kralı David Bowie’den ilham alarak hazırladığı koleksiyonunu; ‘Bugünün modern kadınlarına istediklerini sunmak istedim.” Diyor ve “50’ler, 60’lar ve 70’li yılların modern çizgilerle karışımı” olarak tanımlıyor.
Geçmişle geleceğin güzel bir harmanı olan koleksiyon, yün ve nakış işlemelerini plastik ve rugan dokularla tamamlayarak modern bir görünüm veriyor.
Koleksiyonda gerçekliğin bir dokunuşu hissediliyor. Midi etekli elbiseler, düşük omuzlar, çarpık torsolar göze çarpıyordu.
ELIE SAAB
Çoğumuz sosyal alanlarda couture’a uzak yaşamaktayız.
Saab defilesinde kendimizi, 23 yaşında Durbar/İngiliz Delhi Mahkemesi’ne katılmak üzere 1911 yılında Hindistan'a gelen İngiliz İrlanda’lı aristokrat Lilah Wingfield, gibi hissettik. Elie Saab koleksiyonunda İngiliz imparatorluk yolculuğuna çıkmış. Wingfield'in kaşif ruhu ile, tatil gardırobu hazırlamış.
Kral Edward’dan esinlenerek, leylak tonlarında tığ dantel boğazlıkları ve bileklikleri kullanmış…
Elie Saab, kalın Victoria kemerler, kafes desenli elbiseler… Tepesinde beyzbol şapkası, ayağında kristal saçaklı, lastik görünümlü botları ve kuyrukları ile küstah bir eleganlık hissediyoruz.
Lübnan'ın en ünlü tasarımcısı Saab, Klasik güzel bir koleksiyonla sadık müşterilerini yine memnun etti.
JEAN PAUL GAULTIER
Kitsch’in Kralı Jean Paul Gaultier Paris’in en canlı couture gösterisini, geçen Eylül ayında 58 yaşında karaciğer yetmezliğinden ölen "Şimdiye kadar tanıştığım en güzel platin melek", dediği Edwige Belmore, anısına tiyatro ihtişamıyla dekore edilen Saray'da yaptı.
David Bowie ve Grace Jones müzikleri, kapı korumaları ile gece kulübü atmosferi, modelleri çıkarmak için açılan kapılardan telefonlarına bakarken, bazıları sigara içerek, hala eğlenirken görülen her biri bir Edwige modeli görüyorsunuz!
Ağartılmış karışık kadife ceketler, püsküllü, kemerli sabahlık ceketler, bell-boy şapkalar ile giyilen göz kamaştıran disko çizgili pijama tarzı giysiler…
Bele outran güçlü omuzları ile erkeksi ceketler… Kırmızı dudaklar, file çorap, altın tozluk, beyaz eldiven tüm bunlar bir duruşu, bir tarzı simgeliyor.
JOHN GALLIANO & MAISON MARGIELA
Bu sezon John Galliano Maison Margiela en Artisanal koleksiyonu sundu.
Ham kenar gümüş kadifeler, arkaya dalgalanan brokar elbise, daha sonra dramatik gölgeler İstanbul'daki Topkapı Sarayı, Osmanlı sultanlarından esinlenmişti.
Neo-Viktorya saçlar, taşlı aksesuarlar parladı.
ZUHAIR MURAD
Lübnan’dan çıkıp adını tüm dünyaya duyuran Haute Couture’ın ikonikleşmiş ismi Zuhair Murad, dramatik etkiler taşıyan koleksiyonuyla sahnedeydi.
Pudra renklerin hakim olduğu koleksiyonda, iç gösteren şifon kumaşlar, transparan parçalar, tül detaylar ve tüm feminenliği ile dantel ön plana çıktı. Defilede hemen hemen her parça, metal kemerlerle kombinledi